al-Insan (الإِنْسَان)

Ali Ozek et al - Ali Ozek et al

Chapter 76 • 31 verses • Meccan

← Previous Chapter Next Chapter →
76:1 İnsanın üzerinden, henüz kendisinin anılan bir şey olmadığı uzun bir süre geçmedi mi?
76:2 Gerçek şu ki, biz insanı katışık bir nutfeden (erkek ve kadının dölünden) yarattık; onu imtihan edelim diye, kendisini işitir ve görür kıldık.
76:3 Şüphesiz biz ona (doğru) yolu gösterdik. İster şükredici olsun ister nankör.
76:4 Doğrusu biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık.
76:5 İyiler ise, kâfur katılmış bir kadehten (cennet şarabı) içerler. 
76:6 (Bu,) Allah'ın has kullarının içtikleri ve akıttıkça akıttıkları bir pınardır.
76:7 O kullar, şiddeti her yere yayılmış olan bir günden korkarak verdikleri sözü yerine getirirler.
76:8 Onlar, kendi canları çekmesine rağmen yemeği yoksula, yetime ve esire yedirirler.
76:9 «Biz sizi Allah rızası için doyuruyoruz; sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz.»
76:10 «Biz, çetin ve belâlı bir günde Rabbimizden (O'nun azabına uğramaktan) korkarız» (derler).
76:11 İşte bu yüzden Allah onları o günün fenalığından esirger; (yüzlerine) parlaklık, (gönüllerine) sevinç verir.
76:12 Sabretmelerine karşılık onlara cenneti ve (cennetteki) ipekleri lütfeder.
76:13 Orada koltuklara kurulmuş olarak bulunurlar; ne yakıcı sıcak görülür orada, ne de dondurucu soğuk.
76:14 (Cennet ağaçlarının) gölgeleri, üzerlerine sarkar; kolayca koparılabiIen meyveler istifadelerine sunulur.
76:15 Yanlarında, gümüş kaplar ve billur kâselerle, (billur gibi) şeffaf kupalarla dolaşılır ki, sâkiler bunu (cennet şarabını)
76:16 gümüş beyazlığında ölçüsünce tayin ve takdir ederler.
76:17 Onlara orada bir kâseden içirilir ki (bu şarabın) karışımında zencefil vardır.
76:18 (Bu şarap) orada bir pınardandır ki adına Selsebîl denir.
76:19 O insanların etrafında öyle ölümsüz genç nedimler dolaşır ki, onları gördüğünde, etrafa saçılıp dağılmış inciler sanırsın.
76:20 Ne yana bakarsan bak, (yığınla) nimet ye ulu bir saltanat görürsün.
76:21 Üzerlerinde yeşil ipekten ince ve kalın elbiseler vardır; gümüş bilezikler takınmışlardır. Rableri onlara tertemiz bir içki içirir.
76:22 (Onlara şöyle denir:) Bu, sizin için bir mükâfattır. Sizin gayretiniz karşılığını bulmuştur.
76:23 (Rasûlüm!) Kur'an'ı sana biz, evet biz indirdik.
76:24 Artık Rabbinin hükmüne (boyun eğip)sabret; onlardan hiçbir günahkâra, yahut hiçbir nanköre boyun eğme.
76:25 Sabah akşam Rabbinin ismini yâdet.
76:26 Gecenin bir kısmında O'na secde et; gecenin uzun bir bölümünde de O'nu tesbih et.
76:27 Şu insanlar, çarçabuk geçen dünyayı seviyorlar da önlerindeki çetin bir günü (ahireti) ihmal ediyorlar.
76:28 Onları biz yarattık; onların yaratılışını sapasağlam yaptık. Dilediğimizde (kendilerini yok eder) yerlerine benzerlerini getiririz.
76:29 Şüphesiz ki bu bir öğüttür. Artık dileyen Rabbine bir yol tutar.
76:30 Sizler ancak Rabbinizin dilemesi (izin vermesi) sayesinde (bir şeyi) dileyebilirsiniz. Şüphesiz Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir.
76:31 O, dilediğini rahmetine dahil eder. Zalimlere gelince, onlar için elem verici bir azap hazırlamıştır.